ALINTI: Atalet Nedir?
Halk dilinde daha çok tembellik olarak bilinen hatta TDK sözlüğünde bile tembellik, işiz kalma anlamlarına gelen atalet, bilinenin aksine tembelliği içinde barındıran fakat tembellikten farklı bir durumdur. Ne yazık ki bu yanlış tanımlama, ataletin yanlış anlaşılmasına ve bilinemediği için de doğru çözümüne gidilememesine yol açmaktadır. Peki, atalet nedir?
Ataletin kelime anlamı eylemsizlik halidir. Herhangi bir harekete karşı birçok sebebe bağlı olarak direnç gösterme durumudur. Kişinin neyi istediğini ve buna ulaşmak için neler yapacağını bildiği halde harekete geçmemesi, içinde var olan potansiyelini, yeteneklerini kullanmaması yani yapılması gerekeni bildiği halde yapmaması onun atalet halinde yaşadığını gösterir. İsteksizlik, yorgunluk, depresyon, tembellik gibi durumların bir arada yaşandığı bir çeşit psikolojik kanser olarak adlandırılan atalet, sinsice gelir ve fark edilmediğinde zamanla tüm vücudu ve ruhu ele geçirir. En tipik belirtileri; tembellik, ertelemecilik, tükenmişlik sendromu, bezginlik, bahanecilik, isteksizlik gibi eylemsizlik halleridir.
Ataletin oluşumunu anlatan meşhur bir hikaye vardır. Çoğu kişi tarafından bilinen, suya atılan kurbağanın hikayesidir ki hatta bilimsel bir deneydir. Kurbağa önce içi sıcak su dolu kaba atılır ve kurbağa can havliyle kaptan dışarı sıçrar. Sonra kurbağa tekrar su dolu bir kaba atılır fakat bu sefer su normal ısı seviyesindedir ve kurbağa halinden memnundur. Bu esnada kap ateşin üstüne konulur ve su yavaş yavaş ısıtılır. Bunun sonucunda gözlenen ise şudur ki; halinden memnun olmanın verdiği rahatlıkla kurbağa suyun sıcaklığının arttığını hissetmemiştir. Bu, ataletli halde yaşayan insanların durumuna bir örnektir. Atalet insanın yaşamına sinsice girer ve kendini fark ettirmeden kişiyi ele geçirir.
Atalet, kişinin yaşamında iki şekilde görülür: İnsanın ruhunu ele geçiren psikolojik atalet ve vücudunu ele geçiren fizyolojik atalet.
Psikolojik atalet birçok psikolojik etkene bağlı olarak ortaya çıkan ve depresif ruh halini daha da arttıran atalet halidir. Fizyolojik atalet ise, bedendeki hareketlerin yavaşlığıdır. Son dönemlerde artan masa başı çalışma düzeni bu ataleti daha da körüklemektedir. Bu iki atalet biçimi birbirine bağlı ve biri, bir diğerine yol açan bir döngü biçimindedir. Fizyolojik atalet psikolojik atalete dönüşebildiği gibi psikolojik atalet de fizyolojik atalete dönüşebilir.
Psiko-fizyolojik bir durum olan atalet, birçok nedene bağlı olsa da belli başlı nedenleri şöyledir:
1) Amaçsızlık: Hayat amacının ne olduğunu bilmemekten, kendine bir yol, bir yön çizememekten kaynaklanan ve sonucunda atalete götüren durumdur.
2) Mükemmeliyetçilik: Yapılan her şeyin mükemmel olması gerektiği inancına dayalı olan mükemmeliyetçiliğin verdiği katılık ve hiçbir şeyin istediği gibi olmamasından kaynaklanan stres sonucu atalete götüren karakter biçimidir.
3) Parasızlık: Yapmak istediği şeylerin belli bir sermaye gerektirmesi ve kendinde bu sermayenin bulunmamasının verdiği çaresizlik sonucu atalete götüren bir durumdur.
4) Olumsuz Duygu ve Düşünceler: Mizaç olarak olumsuz bakış açısına sahip olan bireyler bu bakış açısının verdiği olumsuz duygular ile kendisini sabote eder ve sonucunda ataletin oluşumuna zemin hazırlar.
5) Pasif Direniş: Yapmayı istemediği bir şeyi yapmaya zorlanan kişilerin kendi içinde gösterdiği inat ve direncin atalet oluşturmasıdır.
6) Öğrenilmiş Çaresizlik: Hedefine ulaşmak için önüne çıkan engelleri aşmaya çalışan ve her defasında başarısızlık gösteren kişinin, yapacağına dair olan inancını yitirip umutsuzluğa kapılması sonucu bir şey yapmak istememesinden kaynaklanan durumdur.
7) İç Çatışmalar: Birey yapmak zorunda olduğu işi kendi değerlerine, kişiliğine uygun bulmuyor fakat zorunluluktan dolayı yapıyorsa bu durum bireyde iç çatışma yaratarak bir direnç oluşturur. Bu direnç zamanla atalete dönüşür.
8) Doğru Öncelik Belirleyememe: Potansiyelinden fazla kendine iş yükleme, yoğunluk ve gün içinde çıkan acil işlerin önemli işlerin yerini alması sebebiyle oluşan stres atalete dönüşür.
Belirttiğimiz bu belli başlı nedenler haricinde de birçok nedene bağlı olarak ortaya çıkan atalet, farkına varılıp çözümüne gidilmediği takdirde kişiyi günden güne ruhsal bozukluklara götüren tehlikeli bir yaşam biçimidir.
Kaynakça:
Mümin Sekman, Kişisel Ataleti Yenmek
Yazar:Deniz Taşkın